Galata Kulesi’nin tepesinde nefes kesen operasyon

İstanbul’un simgelerinden Galata Kulesi’nde 1 Kasım 2023 tarihinde başlayan restorasyon çalışmaları, halen devam ediyor. 2 Aralık’ta Galata Kulesi’nin kubbesindeki alem indirilirken 674 yıllık tarihi kulenin külahında bulunan 270 kiloluk bakır alem, yerden yaklaşık 63 metre yükseklikten dağcılar ve vinç yardımıyla 4 parça halinde çıkarılmıştı.

Alem, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan verilen onayla Rölöve ve Anıtlar Müze Müdürlüğü binasında konservasyon çalışmaları yapıldı. Çalışmalar sonucunda yenşlenen alem, nefesleri kesen bir operasyonla Galata Kulesi’ne yerleştirdi. Kuleye alemin yerleştirildiği dakikalar dron kamerasıyla saniye saniye görüntülendi.

İstanbul Boğazı’yla bütünleşen Galata Kulesi’nin altın rengindeki alemi kartpostallık bir görüntü oluşturdu. Yapıldığı tarih boyunca ilk defa alemsiz kalan Galata Kulesi, yeniden eski görünümüne oluştu. 270 kiloluk bakır alem dağcılar tarafından vinç yardımıyla 4 parça halinde yaklaşık 5 saat süren operasyonla yerine yerleştirildi.

Galata Kulesi’nde restorasyon çalışmaları devam ederken, çalışmaların Nisan ayının sonunda bitirileceği belirtildi.

“OSMANLI’NIN BATI’YA AÇILAN YÜZÜ”

Galata Kulesi hakkında vatandaşlara bilgiler veren tarihçi Zafer Bilgi, “Galata Kulesi’nin etrafında sağ ve sol kısımlarında surlar var. Bunlara deniz surları deniliyor. Bu surların kalıntıları ortaya çıkabiliyor. Çok az da olsa o bölgede var. İtalya’dan gelen Cenevizliler ve Venedikliler orayı ticaret limanı olarak kullanıyorlar. Galata Kulesi’ni o ticaret limanın güvenliğini sağlamak için kullanıyorlar. Roma’da çok etkin bir güç olarak burada yaşıyorlar.” açıklamasını yaptı.

Osmanlı döneminde Fatih Sultan Mehmet’e ilk anahtarı verilen yerlerden birinin Galata Kulesi olduğunu söyleyen Bilgi, Osmanlı’nın bu bölgeye Pera dediğini ifade etti.

Zafer Bilgi, “Son dönemde ise Venedik beyinin oğluna bırakıldığı için ‘Beyoğlu’ olarak geçiyor. Bölge gayrimüslimlerin yoğun yaşadığı, ticaretin ve bugünkü deyimle finans merkezlerinin yoğun olduğu bir yer. Osmanlı’nın batıya açılan yüzü olarak düşünülüyor. Etnik çeşitliliğin ve kozmopolit çeşitliliğin yoğun olduğu bir bölge.” açıklamasında bulundu.

“GALATA KULESİNİN TAMAMLAYICI YÜZÜ”
Galata Kulesi’nin restorasyonu hakkında fikirlerini açıklayan Bilgi, “Son dönemde çıkan görüntülerde 1860’lı yıllarda o külahın olmadığını gösteriyor. Ve Galata Kulesi’nin kendine has bir başlığının olduğunu gösteriyor. Ona uygun olarak şu an restore edilip büyük bir ihtimalle o eski görüntülere bakılarak onarımı tamamlanacak.” İfadelerine yer verdi.

Galata Kulesi’nin Cumhuriyet Dönemi’nden önce Osmanlı’ya, Osmanlı Dönemi’nden önce Roma, Cenevizliler ve Venediklilere, bir şehre mâl olmuş bir yapı olduğunun altını çizdi ve birçok kültürü bicinde barındırdığını kaydetti.

Alemlerin küçük göründüğünü fakat bazen 6-7 metre yüksekliğinde olduklarını ifade eden Bilgi, “Galata Kulesi’ni söylerken Hezarfen Ahmet Çelebi’nin uçuş deneyiminden bahsetmekte önemli. Oradan bir medeniyetin ilk kanat çırpması, ilk uçuşla ilgili deneyim yaşaması ve o deneyimin gelişerek bugün yönlendirildiğini görüyoruz. Bu topraklarda 1600’lü yıllarda Galata Kulesi ilk uçuşun, ilk kanat çırpmanın, ilk gökyüzüne açılmanın bir sembolü olmuş.” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir