Mudanya Mübadilleri, 3. Kuşak Torunlarının Elinden Yaşatılıyor

Bursa’nın Mudanya ilçesindeki mübadiller, atalarının 100 yıldan uzun süren tarihsel ve kültürel mirasını 3. kuşak torunları tarafından canlandırıyor. Mudanya’ya dedesi İmammakis Hüseyin ile yerleşen Hüseyin Türker, kiraladığı 3 katlı Rum evinde, akrabalarının siyah-beyaz fotoğrafları ve günlük hayatlarında kullandıkları eşyaları sergiliyor.

30 Ocak 1923 tarihinde Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanan Nüfus Mübadelesi sonucunda, Girit, Selanik ve Parga gibi yerlerden Türkiye’ye yerleşen mübadiller, yeni hayatlarını kurmaya başladılar. Bazı mübadiller ise Mudanya’da yeni bir yaşam inşa etti. Mudanya Lozan Mübadilleri Derneği Başkanı Hüseyin Türker, dedesi İmammakis Hüseyin ile yerleşen ve atalarının mirasını yaşatmaya çalışan biri olarak, Yunanistan’da gördüğü anı evlerinden ilham alarak, 2021 yılında Mudanya’da Mübadele Evi’ni açtı.

500 Tarihi Objeyi Ziyaretçilere Sunuyor

Türker, yaklaşık 150 yıllık tipik bir Rum evinde, Girit Adası’ndan gelen mübadillerin kullandıkları radyo, ütü, kahve değirmeni, ayna ve havan gibi 500 tarihi objeyi ziyaretçilere sergiliyor.

Mübadele Evi, mübadillere ait günlük eşyaların sergilendiği bir mekan olmanın ötesinde, kültürel bir hafıza merkezi olarak da işlev görüyor. Türker, mübadil ailelerinden topladığı eşyaları sergileyerek, yerel halkın ve ziyaretçilerin bu önemli tarihi dönemi daha iyi anlamalarını sağlamayı amaçlıyor.

“Yunanistan’daki Anı Evi Etkisi”

Türker, Yunanistan’da mübadillerin kurduğu anı evlerinden etkilenerek, döneme ait resim ve objeleri sergilemek amacıyla Mübadele Evi’ni hayata geçirdiğini belirtiyor. Türker, “Mudanya’dan Yunanistan’a giden mübadiller ‘Nea Mudanya’ yerleşim merkezinde anı evi kurdular. ‘Nea Mudanya’da benzer bir anı evi görünce çok etkilendim ve elimdeki nesneleri sergileme kararı aldım” diyor.

“Türkçe Bilmemeleri En Büyük Sıkıntılarıydı”

Mübadele döneminde yaşanan zorluklara değinen Türker, Yunanistan’dan gelen mübadillerin en büyük sorunlarından birinin Türkçe bilmemeleri olduğunu vurguladı. Ayrıca, o dönemde Mudanya’nın yerli halkının Müslüman Türkleri uzun süre Rum zannederek ‘Gavur’ olarak isimlendirdiğini ve buradan göç eden Rumların da ‘Türk tohumu’ olarak dışlandığını belirtti.

Rumeli insanlarının zamanla öğrenci ve devlet memuru olabildiğini, spor ve müzik yetenekleri sayesinde Mudanya’da kültürel faaliyetlerin gelişmesine katkı sağladığını ifade eden Türker, “Rumeli insanı kültürlü bir insandır. Mudanyaspor ve Mudanya Bandosu da aynı yılda mübadiller tarafından kuruldu. Mübadiller müzik ve sporla ilgilenirken aynı zamanda marangozluk, terzilik ve nalbantlık gibi zanaatkar işlerle de meşgul oldular” şeklinde konuştu. (DHA)